Bizim Türkiyemizde vatandaş, demokratik hukuk devletinin "kurucu üye"sidir.
Bu kurucu üyenin hak ve hürriyetleri hiçbir gerekçe ve yorumla kişiliğinden ayrılamaz. Kişilik haklarına demokratik hukuk devletinin kabul etmediği yöntemlerle dokunulur veya sınırlamalar getirilirse, bu tasarruf, vatandaşlık haklarının ihlâlidir ve hukuka tecâvüz sayılır.
Bizim Türkiyemizin vatandaşı, evrensel ölçütlerde temel hak ve hürriyetleri elde etmiştir.
"Kişilik hakları" ve bu hakların kullanılacağı "özgürlük alanları", çağdaş dünyanın ulaşmış olduğu düzeyin altında olamaz. Bizim Türkiyemizde vatandaş
- Yaşama, maddi ve mânevi varlığını geliştirme hakkına,
- Korku ve endişeden uzak yaşama ve âdil yargılanma hakkına,
- İnsan haysiyeti ile bağdaşmayan muamelelerden korunma hakkına,
- Mülkiyet edinme ve mirastan yararlanma hakkına,
- Dinine, inancına, ibadetine, vicdanî seçimlerine kimseyi dokundurtmama hakkına,
- İnandıklarını ve düşündüklerini ifadelendirme, gerekli gördüğünde dernek, vakıf, cemiyet, birlik, üst birlik kurarak sivilleşmeyi yayma; toplantı ve gösteriler yapma hakkına,
- Gerek ferdi ve gerek topluluk halinde serbestçe iş kurma ve geliştirme hakkına,
- Aile mahremiyeti başta olmak üzere, özel hayatı gizleme hakkına,
- Yaşadığı mekânlara dokundurtmama hakkına,
- Yerleşme, yer değiştirme, seyahat etme hakkına,
- Haberleşme hakkına,
- Hak arama, şikayet etme, şikayetine cevap alma hakkına
- Serbest toplu pazarlık ve toplu iş bırakma hakkına,
- Seçme, seçilme, oy bildirme ve kamu yönetimlerine katılma hakkına,
- Kamu hizmetine girme hakkına,
- Reşit olmamış çocukların, eğitim başta olmak üzere, bütün velayet haklarına sahiptir.
Bizim Türkiyemizde vatandaş, temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılmasına karşı alınacak tedbirleri, ancak temel hak ve hürriyetlerin korunması şartı ile kabul eder.
Devleti, laikliği, cumhuriyeti, demokrasiyi korumanın yolu, vatandaşlık haklarını ve özgürlüklerini korumaktan geçer. Devletin, laikliğin, demokrasinin, cumhuriyetin sınırlarını koruma ve kollama ancak adalet ve hukukla mümkün olur.
Bizim Türkiyemizde vatandaş, sadece "hazine boşaldığı " ve " savaş açıldığı" zaman hatırlanan, nimet paylaşımında unutulan bireyler değildir.